ABD: Genç yetişkinlerde hafıza sorunları iki katına çıkıyor

Giderek artan sayıda genç yetişkin bilişsel bozukluklar bildiriyor. Bu, 4,5 milyondan fazla Amerikalının anket verilerini analiz eden bir ABD çalışmasının sonucu. Utah Üniversitesi'nden nörobilimci Ka-Ho Wong liderliğindeki ekip, bilişsel bozuklukları hafıza, karar verme ve konsantrasyon gibi sorunlar olarak tanımladı.
Bu şikayetler özellikle 18-39 yaş aralığındaki kişilerde artış gösterdi. 2013 yılında katılımcıların %5,1'i bilişsel bozukluk bildirirken, bu oran on yıl sonra yaklaşık %9,7'ye, yani neredeyse iki katına çıktı. Buna karşılık, 70 yaş üstü kişilerde %7,3'ten %6,6'ya hafif bir düşüş gözlemlendi.

Çalışmaya katılan Yale Üniversitesi'nden vasküler nörolog Adam de Havenon, "Hafıza ve düşünme sorunları, ABD'li yetişkinler tarafından bildirilen en önemli sağlık sorunlarından biri haline geldi" dedi. Genel olarak, ciddi bilişsel güçlükler bildiren yetişkinlerin oranı 2013 ile 2023 yılları arasında %5,3'ten %7,4'e yükseldi.
Araştırmacılar, anket verilerinden bilişsel bozulma riskini etkileyen çeşitli faktörleri tespit edebildiler. Bunlar arasında etnik köken, eğitim durumu ve yıllık gelir yer alıyor. Örneğin, yıllık geliri 35.000 doların altında ve düşük eğitim seviyesine sahip bireylerde bilişsel bozulmada genel eğilimi aşan bir artış görüldü. En yüksek bilişsel bozulma oranı, Amerika ve Alaska'daki yerli nüfusun yetişkinleri arasında bulundu.
De Havenon, "Çalışmamız, bu zorlukların özellikle genç yetişkinler arasında daha sık meydana gelebileceğini ve sosyal ve yapısal faktörlerin muhtemelen önemli bir rol oynadığını gösteriyor" dedi.

Sağlık, esenlik ve tüm aile için rehber – her iki haftada bir perşembe.
E-bültene abone olarak reklam sözleşmesini kabul ediyorum.
Çalışmanın yazarları, bilişsel bozuklukların genç yetişkinler arasında neden arttığını açıklayamıyor. Birkaç faktörün rol oynadığından şüpheleniyorlar. Birincisi, genç insanlar genellikle ruh sağlıkları konusunda daha açık sözlüler. Sorunlarını eski nesiller gibi gizlemek yerine dile getirme olasılıkları daha yüksek.
COVID-19 salgını da bu artışı açıklayabilir. Birçok çalışma, salgının gençler üzerinde daha büyük bir psikolojik yük oluşturduğunu ve uzun vadeli etkiler bıraktığını göstermiştir. Araştırmacılar ayrıca, genç yetişkinler arasındaki istihdam durumuyla ilgili artan belirsizliğin daha fazla bilişsel bozukluğa yol açtığından şüpheleniyor.
İkinci olarak, akıllı telefonlar ve bilgisayarlar gibi dijital araçlara bağımlılık da rol oynayabilir. Sürekli dijital aşırı yüklenme, gençlerin konsantre olma ve bilgiyi işleme konusunda zorluk çekmesine yol açabilir.
Çalışmanın sınırlamaları da bulunmaktadır. Sonuçları yalnızca katılımcıların kendi beyanlarına dayanmaktadır (depresyon hastaları hariç). Açıklanan bilişsel bozukluklar klinik olarak araştırılmamıştır.
De Havenon, "Sağlık, iş gücü verimliliği ve sağlık sistemleri üzerindeki potansiyel uzun vadeli etkileri göz önüne alındığında, genç yetişkinler arasındaki vakalardaki keskin artışın nedenini anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var," diyor. "Bu eğilimi tetikleyen temeldeki sosyal ve ekonomik faktörleri daha iyi anlamamız ve ele almamız gerekiyor."
rnd


